Emre ile Gıda
Gıda Takviyesi
Gıda Takviyesi Nedir
Instagram:emre432altinay
Gıda Takviyesi Nedir? Faydaları ve Zararları Nelerdir?
Merhaba Nasılsın? Umarın iyisindir. Bu blogum da
sana besin takviyesi hakkında bilgi verip faydalarını ve zararlı yanlarını
anlatacağım.
İlk olarak istersen sana gıda takviyesini
açıklayayım.
Gıda Takviyesi nedir?
İlk olarak Vitamin,
mineral, amino asit, bitki ve bitki ekstreleri içeren maddelerin tamamı FDA
( Food and Drug Administration / Gıda ve İlaç Dairesi ) tarafından gıda
takviyesi (dietary supplements) olarak tanımlanmaktadır.
Türk
Gıda Kodeksi Takviye Edici Gıdalar Tebliği’nde (Tebliğ No.:2013/49) ise ''normal beslenmeyi takviye
etmek amacıyla, vitamin, mineral, protein, karbonhidrat, lif, yağ asidi, amino
asit gibi besin öğelerinin veya bunların dışında besleyici veya fizyolojik
etkileri bulunan bitki, bitkisel ve hayvansal kaynaklı maddeler, biyoaktif maddeler
ve benzeri maddelerin konsantre veya ekstraktlarının tek başına veya
karışımlarının kapsül, tablet, pastil, tek kullanımlık toz paket, sıvı ampul,
damlalıklı şişe ve diğer benzeri sıvı veya toz formlarda hazırlanarak günlük
alım dozu belirlenmiş ürünler'' olarak tanımlanmaktadır. (Tarım ve Orman
Bakanlığının Tebliğinden Alınmıştır.)
Peki ya bizim dilimize göre Gıda Takviyesi Nedir?
Vücudumuzun ihtiyacı olan ancak karşılayamadığı ya da
bazı çevresel faktörlerden dolayı azalan vitamin ve minerallere ihtiyacı
vardır. Bu durumu gidermek içinde doğada bulunan vitamin ve minerallerden
faydalanılır. Vücudumuzun ihtiyacı olan vitamin ve mineralleri karşılama
işlemine gıda takviyesi denir. Bazı insanlar bu durum için ilaç kullanır. Ancak
uzmanlar ilaçların bir süre sonra vücuttaki sistemlerin işleyişini bozduğundan gıda
takviyesinde genellikle besin tüketilmesini önerirler. Ben de bir gıda
teknisyeni olarak hiç bir zaman ilaçların kullanılmasını tavsiye etmiyorum.
Kendim bile hayatım boyunca daha bir kere ilaç kullandım ve bir daha da
kullanmayı düşünmüyorum. İlaçlar internette veya televizyonlar da ne kadar iyi
tanıtılırsa tanıtılsın her ilaçın faydalı yanları olduğu kadar zararlı yanları
da mutlaka vardır. Gıdalar varken ilaçlara hiç bir zaman ihtiyaç yoktur.
Peki şimdi size neyin neye iyi geldiği ve alınması
gereken gıda takviyeleri nelerdir sizlere onları anlatayım hemen;
- Kemik sağlığını desteklemek için kalsiyuma
bolca ihtiyaç vardır. Bu mineral bakımından doğa da en zengin olan besin ise
süt ve süt ürünleridir. Bunun yanı sıra ileri yaşlarda görülme ihtimali
olan kemik erimesi gibi rahatsızlıkları önlemek için de çinko ve
demir oranı yüksek olan ıspanak ve pırasa tüketilmelidir. Hiç dikkat ettiniz mi
yaşı ilerleyen bireyler biraz omuzları eğri yürümektedir. Peki
bunun nedenini hiç araştırdınız mı? Eğer
araştırmadıysanız ben size kısaca bilgi vereyim fazla süt ve süt ürünlerini
kullanmamaları ve demir, çinko eksikliğinden kaynaklanmaktadır.
- Yaşlanmayı geciktiren en etkili vitamin E
vitamidir. Doğa da E vitamini bakımından zengin olan besinler ise
kivi, mango, domates ve çiğ bademdir. Günde tüketeceğiniz 10 tane badem vücudunuzdaki
yaşlanmayı meyilli hücreleri azaltarak genç hücrelerin oranını artırır. Burada
da size bir kısa bilgi vereyim genç bireyler fazla domates tüketmemektedir.
Nedeni ise domates içeriğinde bulunan vitamin ve minerallar bakımından bazı
ciltlerde sivilce çıkmasına neden olmaktadır. Ama benden size tavsiye eğer
domates tüketmiyorsanız mutlaka Ispanak, Badem, Fındık, Brokoli, Zeytin ve Pazı
tüketmenizi tavsiye ediyorum.
- Beyin ve kalp sağlığı içinde omega-3 yağ
asitlerini içeren gıdaları en az hafta da iki defa tüketmeliyiz. Omega- 3 yağ
asidi bakımından doğa da en zengin besin balıktır. Hem sinir hücrelerini hasara
uğramasından korur hem de kan akışını dengeleyerek damar tıkanıklığını
önler.
- Güçlü bir bağışıklık vücudu hemen hemen
her hastalıktan korur. Beta karoten, antioksidan ve anti influmar bakımından
zengin olan besinler kırmızı ve mor meyveler olarak adlandırılan, çilek,
böğürtlen, ahududu gibi meyvelerdir, iki günde bir muhakkak bu meyvelerden
tüketilmelidir. Bunun yanında en iyi bağışıklık sisteminizi kuvvetlendiren gıda
takviyesi kefir'dir. Eğer bağışıklık sisteminizde her hangi bir sorun varsa
günde 2 kere sabah ve akşam kefir tüketmenizi tavsiye ediyorum.
Ayrıca düzenli yürüyüş ve egzersiz yaparak da gıda takviyesinde alınan
besinlerin kilo aldırmamasını engelleyebilirsiniz. Günlük en az 2 saat yürüyüş
yapılmalıdır.
Kimin gıda takviyesine ihtiyacı vardır?
Tüm bunları dikkate alarak uzman kişiler ile birlikte
günlük diyetinize uygun şekilde gıda takviyesini almanızı öneriyorum.
Takviyeler, dengeli ve sağlıklı bir beslenmenin yerini
tutmaz. Bol miktarda meyve, sebze, tam tahıl, yeterli protein ve
sağlıklı yağlar içeren bir diyet, normalde sağlık için gerekli olan tüm
besinleri sağlamalıdır.
Kısmen modern yaşam tarzının sonucu olarak, herkes
sağlıklı bir şekilde beslenemeyebilir. Avrupa Birliğinin araştırmaları
sonucunda C vitamini, D vitamini, folik asit, kalsiyum, selenyum ve iyotun
yetersiz olarak alındığını tespit edilmiştir. Ulusal araştırmalar arasında
yakın zamanda yapılan bir karşılaştırma, D vitamini alımının yaygın bir sorun
olduğunu, düşük mineral alımının ise belirli yaş grupları arasında
daha muhtemel olduğu ortaya koyulmuştur. Örneğin, Danimarka, Fransa,
Polonya, Almanya ve İngiltere'deki genç kızların yeterli demir alımlarıyla
ilgili endişeler mevcuttur. Genç kadınlardaki yetersiz demir alımı, demir
yetersizliği ve gecikmiş beyin gelişimi riskini de arttırmaktadır. Yakın
zamanda yapılan araştırmalar, Avrupalıların %50-70'inde D vitamini eksikliği
olduğunu göstermektedir. D vitamini değerlerinin sadece besin alımına
değil, aynı zamanda UV ışığına maruz kalmaya da bağlı olduğu gözlenmiştir.
Belirli nüfus
grupları için özel riskler de vardır. Peki bunlar nelerdir. Gelin bunlara bir
göz atalım.
Bazı bireylerin sağlığında rol
oynamasına rağmen, tüm takviyeler herkes için yararlı değildir. Aslında,
belirli takviyelerin, özellikle yüksek dozlarda alınması, bazı kişilere
önerilmez. Bazı çalışmalar, multivitaminlerin aşırı besin alımı riskinin
artmasına katkıda bulunduğunu göstermiştir ve multivitaminlerin, gıdalardan
alınan mikro besinleri daha fazla dikkate alarak formüle edilmesi gerektiği
belirtilmiştir. Bireyler, etiket okumaya özellikle özen göstermeli ve
takviyenin onlar için uygun olduğundan emin olmalıdır. Hamile kadınlar için,
örneğin balık yağı dahil olmak üzere A vitamini (retinol) içeren takviyeler,
önerilen doz büyük ölçüde veya uzun bir süre boyunca aşıldığında zararlı
olabilir ve doğum kusurlarına yol açabilir.
Çalışmalar, sigara
içenlerin, özellikle yüksek beta karoten içeren bazı takviyelere karşı temkinli
olması gerektiğine de dikkat çekmiştir. Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi (EFSA),
bu alandaki kanıtları değerlendirmiş ve sigara içenler dahil, genel nüfusta
günde 15 mg'nin altında B-karoten alımının güvenli olduğu sonucuna
varmıştır.
Unutmayalım ki doğal yolla veya sentetik yolla elde edilsin pek çok gıda takviyesi vücutta güçlü etkilere neden olabilecek aktif bileşenler içerir. Günlük diyetinizde aldığınız kahvaltılık ürünler, hububat ve içeçekler gibi sayısız besinlerle bu takviyeleri kullandığınızda sandığınızdan daha fazla bileşeni vücudunuza almış olabilirsiniz. Buda sizde beklenmedik yan etkilere neden olabilir. Örneğin, çok fazla A vitamini almak baş ağrısı ve karaciğer hasarına neden olabilir, kemik mukavemetini azaltabilir ve doğum kusurlarına neden olabilir. Hiç bir zaman unutmayın her şey her bünyeye uygun değildir. Bir arkadaşınıza yarayan şey size yaramayabilir. Her bünye bir değildir.
Unutmayalım ki doğal yolla veya sentetik yolla elde edilsin pek çok gıda takviyesi vücutta güçlü etkilere neden olabilecek aktif bileşenler içerir. Günlük diyetinizde aldığınız kahvaltılık ürünler, hububat ve içeçekler gibi sayısız besinlerle bu takviyeleri kullandığınızda sandığınızdan daha fazla bileşeni vücudunuza almış olabilirsiniz. Buda sizde beklenmedik yan etkilere neden olabilir. Örneğin, çok fazla A vitamini almak baş ağrısı ve karaciğer hasarına neden olabilir, kemik mukavemetini azaltabilir ve doğum kusurlarına neden olabilir. Hiç bir zaman unutmayın her şey her bünyeye uygun değildir. Bir arkadaşınıza yarayan şey size yaramayabilir. Her bünye bir değildir.
Kısmen modern yaşam tarzının sonucu olarak, herkes
sağlıklı bir şekilde beslenemeyebilir. Avrupa Birliğinin araştırmaları
sonucunda C vitamini, D vitamini, folik asit, kalsiyum, selenyum ve iyotun
yetersiz olarak alındığını tespit edilmiştir. Ulusal araştırmalar arasında
yakın zamanda yapılan bir karşılaştırma, D vitamini alımının yaygın bir sorun
olduğunu, düşük mineral alımının ise belirli yaş grupları arasında
daha muhtemel olduğu ortaya koyulmuştur. Örneğin, Danimarka, Fransa,
Polonya, Almanya ve İngiltere'deki genç kızların yeterli demir alımlarıyla
ilgili endişeler mevcuttur. Genç kadınlardaki yetersiz demir alımı, demir
yetersizliği ve gecikmiş beyin gelişimi riskini de arttırmaktadır. Yakın
zamanda yapılan araştırmalar, Avrupalıların %50-70'inde D vitamini eksikliği
olduğunu göstermektedir. D vitamini değerlerinin sadece besin alımına
değil, aynı zamanda UV ışığına maruz kalmaya da bağlı olduğu gözlenmiştir.
Etiket
okumanın ne kadar önemli olduğunu ve nasıl okunduğunu bir sonra ki blogumuz da
çok detaylı şekilde sizlere anlatacağım hiç merak etmeyiniz. Bilinçli Tüketici
Olma Yolunda Sizlerin Yanınızdayız.
Bir kez daha söylemek istiyorum;''HER
ŞEY HER BÜNYEYE UYGUN DEĞİLDİR. BİR ARKADAŞINIZA YARAYAN ŞEY SİZE
YARAMAYABİLİR. HER BÜNYE BİR DEĞİLDİR.'' Emre Altınay Gıda
Teknisyeni ve Aşçı
Umarım blogumuzu beğenmiş sizindir. Elimizden
geldiğince doğru bilgileri sizlerle paylaşmaya çalıştım bu blogumu yazarken
üniversite hocalarımdan yardım aldım. Onların bana gönderdiği yazı ve bilgileri
ve kendi eklemelerimi sizlerle paylaştım.
Buradan Afyon Kocatepe Üniversitesi Gıda Bölümü
Öğretmenlerime Teşekkürlerimi ve Saygılarımı Sunarım. İyi ki varsınız...
Hiç yorum yok